Skolyoz Hakkında Soru Cevaplar
Prof. Dr. Murat Bezer Anlatıyor...

Skolyoz Hakkında Soru Cevaplar

 

 

Normal bir omurgaya arkadan bakıldığında düz bir şekilde sıralanırken skolyoz’da omurgada yana doğru eğrilik görülmektedir. Skolyozun bir çok türü olmakla birlikte en çok idiyopatik (sebebi bilinmeyen) Skolyoz görülmektedir. Bunun dışında Konjenital (doğuştan) ve nöromuskuler (kas ve sinir hastalıklarına bağlı) skolyoz diğer sık görülen türlerdir.
Her ne kadar omurga eğriliği olsa da baş (kafa) sıklıkla aynı hizada kalır. Bu nedenle dışardan bakıldığında eğer açı çok yüksek değilse anlaşılması zor olabilir. Burada esas görev anne babaya düşmektedir. 30 saniyelik bir inceleme ile skolyoz anlaşılabilir ve erken tanı ile daha kolay tedavi edilebilir.
Erkeklere nazaran kızlarda daha fazla görülen bir hastalıktır. Kalıtsal yani ailesel geçişli olduğuna dair birçok bulgu mevcuttur.
Her skolyoz ağrı yapmaz. Skolyoz açısının yüksek olması ağrı yapacağı anlamına da gelmez. Bunun sebeplerinin başında skolyozun farklılığı yatmaktadır.
Skolyozda sadece korse ve ameliyat tedavilerinin bilimsel olarak başarılı olduğu ispat edilmiştir. Egzersiz, yoga, pilates gibi destek tedavilerle ilgili bir kanıt yoktur. Korse tedavisi  ile en iyi sonuçlar erken tanı alan ve tedaviye başlanan ayrıca yavaş ilerleyen eğriliklerde elde edilir. Korse tedavisinin yüksek açılı eğrilikleri durdurması çok beklenmez. Sırt bölgesindeki omurgada korse tedavisi tek eğriliklerde çift eğriliklere oranla daha iyi sonuç verir. Korselerin çoğu pamuklu bir tişört üzerinden takılır ve üzerine elbise giyilebilir. Korse takıldığında fiziksel aktiviteler büyük ölçüde kısıtlanır.
SpineCor, dinamik ve esnek bir korsedir, yani sert bir korse değildir. Bu önemli özelliği nedeniyle birçok avantajı bulunmaktadır. Günlük yaşamdaki normal aktivitelere devam ederken vücut hareketini korur ve büyümenin gelişimine yardımcı olur. Kıyafetlerin altına rahatlıkla giyilebilir ve hastanın dış görüntüsünde herhangi bir değişikliğe sebep olmaz. Bu sayede hastanın tedaviyi kabullenme oranını artırır. Ayrıca duruş bozukluğu problemlerini gidermede yardımcı olur.
Skolyoz ameliyat sınırı 50 derece ve üstüdür. Yalnız bazı durumlarda 50 derecenin altında da müdahale edilmesi gerekebilir.
Skolyoz hastalarının % 90’ nında skolyoz eğriliği hafif olup tedavi gerektirmeyebilir. Ergenlik çağında skolyoz eğriliğinde artış olup olmadığının düzenli aralıklarla ayakta skolyoz röntgenleri çekilerek takibi önemlidir. Artış durumunda tedavi planlaması gerekir.
  • Hastanın yaşı
  • Hastanın kemik yaşı (kemik yaşı her zaman kronolojik yaş ile aynı değildir).
  • Skolyoz eğriliğinin büyüklüğü
  • Skolyoz eğriliğinin omurgadaki yeri
  • Ergenliğin hangi aşamasında olduğu (mens başlangıcı, meme gelişimi, kıllanma)
  • Hastanın cinsiyeti
  • Eğrilikteki artış
  • Sırt-bel ağrısı nefes darlığı gibi bulgular
Gözlem: Büyümesi devam eden hastalarının (ergenlik çağı; adölosan skolyoz) küçük açılı eğrilikleri Erişkin hastalardaki (büyümesi bitmiş) hastaların orta büyüklükteki eğrilikleri (45 derecenin altında) gözlenerek takip edilebilir. Gözlem için takip aralıkları 20 yaşa kadar altı ayda bird aha sonra yılda bir kezdir
Korse Tedavisi: 25 ile 45 derece arasındaki eğrilikler için uygulanır. Amaç büyüyen çocukta omurga büyümesi devam ederken skolyoz ilerlemesinin durdurulmasıdır
Cerrahi Tedavi: Genelde 50 derecenin üzerindeki eğriliklerde uygulanır Daha küçük açılı skolyozlarda eğrilik hastayı rahatsız ediyorsa ya da skolyoza ait klinik şikayetler varsa yapılabilir Amaç skolyoz eğriliğinin düzeltilmesidir. Güvenli olarak elde edilebilecek maksimum düzelme elde edildikten sonra düzeltilen omurlar birbirine kaynatılır. Ameliyatta omurlara metal vidalar, kancalar ve çubuklar yerleştirilir. Bu metal implantlar yardımıyla skolyoz eğriliği düzeltilir ve omurlar birbirine kaynayana kadar (füzyon) düzelmiş pozisyonda tutulur.
Skolyoz cerrahisinde amaç eğilmiş omurları düzgün (ön arka, yan ve aksiyel düzlemlerde fizyolojik) bir şekilde dizip birbirine kaynatmaktır (füzyon ameliyatı). Kaynama sonrasında bu bölge tek bir kemik (omur) gibi hareket eder. 
Genelde 45-50 derecenin üzerinde olan eğrilikler ergenlik bitip büyüme tamamlansa bile ilerlemeye devam eder. İlerleme sırtta ve belde estetik olarak kötü bir görüntü oluşturduğu gibi akciğer fonksiyonunu da bozabilir. Bu durumda skolyoz cerrahisi yapan çoğu doktor skolyoz eğriliğini azaltmak ya da artmasını engellemek için cerrahi tedaviyi tercih eder. 
Büyümesi devam eden bir çocukta 40-50 derece arasında skolyoz eğriliği varsa bir çok faktör değerlendirildikten sonra ameliyata karar verilmelidir. Ameliyat kararını deneyimli bir omurga cerrahı ile tartıştıktan sonra almak en doğrusudur.
Günümüz teknolojisi skolyoz cerrahlarının eğrilikleri düzeltebilme yeteneklerini artırmıştır. Böylece estetik olarak düzgün bir görüntü elde edilebilir. Eğrilmiş omurların birbirine kaynatıldığı füzyon ameliyatı skolyoz eğriliğinin artmasını engellemekte çok başarılıdır. 
Omurlar omuriliği korumakla da görevlidirler. Dolayısıyla ameliyat sırasında omuriliğe zarar vermemek için güvenli kalınabilen maksimum düzeltmeyi elde etmeye çalışırlar. 
Cerrahiden önce özel eğilmeli ya da traksiyon filmi denilen özel röntgen filmleriyle skolyoz eğriliğinin ne düzeyde esnek olduğu anlaşılmaya çalışılır. Ameliyatı yapacak olan cerrah bu filmlerle ölçüm yaparak esneklik hakkında fikir sahibi olur. Skolyoz eğriliği ne kadar esnekse o kadar çok düzelme elde edilir. 
Skolyoz ameliyatı çoklukla sırtın ortasında düz bir çizgi şeklinde yapılan cilt kesisiyle yapılır. Cilt kesisinin uzunluğu skolyozun mevcut olduğu ve düzeltilecek omurların uzandığı mesafeden iki üç santimetre daha uzundur. 
Skolyoz ameliyatından sonra iz kalmasını engellemek için cilt estetik dikiş kullanılarak dikilir. İz (keloid dokusu) oluşumunu engelleyici kremlerin kullanılması ve ilk yıl güneşe çıkarken kesi hattının üzerinin örtülmesi kullanılan diğer önlemlerdir. 

RANDEVU TALEP EDİN
BİLGİLERİNİZİ BIRAKIN SİZİ ARAYALIM